Wednesday, August 29, 2007

Isaretler

Bu arada(cenem dustu bu gece benim:)) bugun gokden bir isaret geldi.

Allah'im ben isaret olarak kabul ettim,mahsuru yoksa eger:)

Bugun evlenmek,cocuk sahibi olmak uzerine yine dusuncelerimi beyan ediyordum.

Temelde bunu istedigimi ancak insanlarin cocuklarinin hayatlarini ters bir sekilde etkileyebilecekleri icin cocuk dogurmadan once cok iyi dusunmeleri gerektiginden ve benim evlilige kendimi hazir hissetmememden bahsediyordum ancak bir yavrumun olmasinin bana ne kadar buyuk mutluluk verecegini soylemistim sevdigime.

Gelin gorun ki bugun aksam yemeginde Israilli minik bir afacani-daha evvel tanismistik,hatta kardesiyle oyun oynamisligimiz var-gorup Allah'im benim boyle bir oglum olsun dedim. Cok cani yurekten soyledim,sesli bir sekilde. Saclar sari,gozler koyu koyu.Adi Daniel. Tam yemekten ciktik,onun onden cikmasini bekledim. Arkami donup konusmaya dalmistim ki belime birden birsey yapisti,bu bizdik annesinden izin aldiktan sonra bana sarildi,ama goreceksiniz sanki uzun zamandan beri gormedigi annesine sariliyor. Ben gayet Turkce icimden geldigi gibi bu oglancigi sevdim. Nasil sariliyor anlatamam ben de ona sarildim,kiyamam ben ona.

Sonra gel de "elektrik var" deme:) Allah duymus olmali ki cocuk bana annesiymisim gibi sarildi. Yasadigim mutluluk tarifsiz,kardesi Shira 'nin tatligini da ustune anlatmayayim isterseniz:) Gece gece caniniz ceker falan. O da He-man'deki Shira gibi. Ne guzel.

Artik bu isaret dogrultusunda calismalara baslamam gerekiyor.

Duyrulur,ilgili makama:)

Opuldunuz en derinden

Kandil'e Istinaden_Berat Olan

Bununla da bitmiyor su elimde gordugunuz taragin yaninda bir de cok renkli tukenmez kalemi veriyoruz size bu gece...

Malumunuz dun gece Berat Kandili idi,ben de inanan bir insan olarak Allah'a biraz daha yaklasma cabalarinda bulundum bunun sonucunda olume biraz daha yakin hissettim kendimi. Bunun oncesinde yatacigimdan ve sevdicegimden,sevdiklerimden daha uzak oldugum icin bu dunyada bu dunyayi bizleri onden birakip gitmis olan cok sevdiklerimi devamli ruyamda gorur oldum. Ozlemisim bizim keretalari. Ozlenmez mi,bir o kadar canlilar. Ruya tabii ya bu. Ruyada cok huzurlu hissetmesen bile yine de devam etmek istersin,yasiyordur cunku . Seninledir elini uzatsan tutarsin,gozlerine derin derin bakarlar. Ne yasamak istersen ordadir,sarilmak istedin,seninle konussun mu istedin tamam iste oldu:) Buruk bir gulumseme bu tabii. Bu hafta biraz uzuldum ruyamda cunku ruyada da o kisinin artik hayatta olmadigini anlarsan inanilmaz sekilde uzuluyorsun. O bilincaltinin idrak'i olmus oluyor artik,gerceklerle yuzlesme zamani.

Iste olumu ,Allah'i ,sevdiklerimi-onden gidenleri,hani su aceleci olup da yer tutma gayesinde olanlari- dusundugumde ya da tam tersi bu sarkiyi her dinleyisimde aklima bunlar,onlar,O gelir.

Bubu,Sakin Sasirma

O bir ayrik otu
O bir karinca
Bir ates böcegi
isiklar kararinca
Ayni zincirin baska bir halkasi
Sakin sasirma
O bir hanimeli kökü
Çig damlasi
Aksam esintisinde kekik kokusu
Zamansiz olan her seyin büyülü korkusu
Sakin sasirma
O bir sabah sessizligi
Gece ayazi
Baharda deli su
Kisin kar beyazi
Eski fotograflar
Birkaç küçük yazi
Sakin sasirma
O artik bir kus sesi
Deniz mavisi
Çay sicakligi
Ekmek doygunlugu
Bastan asagi anilarin yorgunlugu
Sakin sasirma Sakin sasirma
Konuklar, misafirler
Sofralar zengin ama kalkip gitmekteler
Yemekler yenmis artik kahve icmekteler
Sakin sasirma

Bu albumdeki tum sarkilari anneanneme ve anneme aksam eve gelince soylemek cok istedim ama nasip olmadi.
Ve sen guzel babam seninle Ramazanda pide kuyrugunda bekledigimiz anlar hep aklimda.

Bu yazi yazilirken Sade-Pearls ve Zeynep Casallini-Duvar dinlenilmistir.

Gonderme: Sade'nin sarkisinda "hurts like brand new shoes" dizesi (yani yepyeni pabuclar gibi incitiyor ) Sebnem Ferah 'in "cok sevdigim kirmizi rugan ayakkabilar onlar da senin gibi cok tatliydilar ama canimi yakardilar,acirtidilar" dizelerini aklima getirir her zaman kim bilir belki Sebo bu sarkiyi yazarken esinlenmisitir. Kendimi bu dizelere hep cok yakin hissettim. Oldum olasi kirmizi rugan ahyakkabilara bayildim. Kucukken giydigimdeki mutlulugu hala animsiyorum,bu sene de 25,75 yasimla:) kirmizi rugan ayakkabi aldim,minik tokali. Sonuc ayni ayaklarim yara oldu ve o kadar canim yandi ki sadece bir kere giyebildim ama azimliyim giyecegim onlari:)

Bu gunlerde kendimi kirmizi rugan ayakkabilar gibi hissediyorum...
(erkek okurlarin bu yazinin bu kismini anlayacaklarini cok sanmiyorum:),kim bilir kiz kardesi olanlar belki anlarlar)

Gercekten can yakiyorum,sinirlari zorluyorum sanirim.

Sikilan topuk itinayla opulur.

Sevgimle,

Sonel

ben ben'i bulursam mutluyum

Ve bu gece dolunay tepemizde.Su an oturdugum odadan cok net gozuken dolunayla ogz goze geldik. Evimden bu kadar uzakta tanidik bir yuz gormek beni cok mutlu etti. Biraz daha huzurlu ve alismi hissettim kendimi buralara.

Sonra BulBum'un geldigini fark ettim. Yine agzima gelen BuBu cumleleri...

Bu geceye has 3 tane sarki sectim Bubu'den...

Hersey "Sana Geldim" ile basladi. Marla'ya soylemeye basladim bunu. Sana Geldim...

çocuklar gibi çaresiz
büyükler kadar doyumsuz
susamış ve su bulamamış gibi kalktım sana geldim
herkes kendinden biraz kaçar
yataklarda aynı izaynalarda aynı yüz
cebinde yeni bir şey var mı diye kalktım sana geldim
yollar yokuş, yoruluyor insan
hababam de babam hiç farketmeden
bambaşka bir yerlere gidiyorken kalktım sana geldim
başka kokular, başka tatlar aramaktansa
hep aynı öyküyü yeniden anlatmaktansa
yaşadığımızın adı nedir diye sormaktansa sana geldim
alargada kalmış gibi kıyısız
hiç ölmeyecekmiş gibi kayıtsız
biraz kılıksız biraz keyfsiz
kalktım sana geldimyollar yokuş, yoruluyor insan
ha babam de babam hiç farketmeden bambaşka bir yerlere gidiyorken kalktım sana geldim
sonu gelmez sorumluluklar
hep savunmalar, hep savunmalar
ya acıtan ayrıntılar nedir diye kalktım sana geldim

Iste buydu Bubu yine yapacagini yapmis herseyi tum basitligiyle ortaya koymustu. Ama bununla da bitmemisti hemen arkasindan Gece Yalanlari albmunun en sevdigim parcasi dilime takildi "Hicbir Zaman" Bu sarkiyi ilk dinledigim andan itibaren gozumde canlanan tablo hic degismedi. Bu sarkinin bana verdikleri kalbimi titretmesi hic degismedi.

sen git çay koy
ben çok şaşırdım
bu ev benim için biraz yeni
sen şuraya otur
ben de buraya
birisi müzik koysun
ya ondan sonrası?
ya da hiçbir zaman
zaten sözcükler kilitli
konuştum, konuştum, konuştum, konuştum...
bir baktım ki daha başlamamıştım
konuştum, konuştum, konuştum, konuştum...
anladım ki hiçbir şey anlatamamıştım
sen bir şeyler ye ben de bol sigara
bir tek renkler değişsinsen gözlerime bakıyor gibi
ben kaçırıyor gibi ya da tam tersi
ya suyun öte yanıya da hiçbir zaman
zaten sözcükler kilitli
konuştum, konuştum, konuştum, konuştum...
bir baktım ki daha başlamamıştım
konuştum, konuştum, çok konuştum...
anladım ki hiçbir şey anlatamamıştım
laf arası sessizlikleritedirgin ettiğinden beriküçük gerilimler...
sen kurtarmaya çalışbenim umurumda değil işler sarpa sarmadan
ya her yer fırtınaya da hiçbir zaman zaten sözcükler kilitli
konuştum, konuştum, konuştum, konuştum...
bir baktım ki daha başlamamıştım
konuştum, konuştum, çok konuştum...
anladım ki hiçbir şey anlatamamıştım
konuştum, konuştum, konuştum, konuştum...
bir baktım ki daha başlamamıştımkonuştum, konuştum, çok konuştum...
anladım ki hiçbir şey anlatamamıştım

Evet,samimiyetti kendimi ona bu kadar yakin hissetmem ve simdiki ya da simdilerdeki durumumu en iyi anlatan parcasini mirildanmaya basladim mutfaktan tuvalete dogru ilerlerken:

Nereye Sokagi...

sensiz nedensiz el yordamıyla
susuz uykusuznereye sokağında
yürümek hızlı hızlı
mutlaka yetişmek gerek
beklemek geçen yüzyılın işi
ama kiminle, nasıl?
nereye sokağında
sevgi ve sancı sabah eğlencesi
çabukve çevik
zaman bilmecesi
uyumak bilmeyerek
mutlaka öğrenmek gerek
ama kiminle, nasıl? nereye sokağında
deli dolu umut düşleriyle
gerçek gelecek sabah kuşlarıyla
konuşmak uzun uzun
mutlaka değişmek gerek
beyaza boyamalı
ama kiminle, nasıl? nereye sokağını

yok yok boyle sadece okumakla olmaz muhakkak dinlemek lazim.

Ve bu dolunayli gecede ,her zaman BuBu dinlerken buldugum ic huzurun sonunda kafamdaki aydinlanmanin bana sunduklari;

Hayatta birseylere ne kadar kafa yorarsan yor ,icinden cikilmaz oldugunu dusunsen bile,nasil olacagini gece gunduz dusunsen de olaylar ve durumlar sen hic anlamadan birden hal degistirirler. Fikir yurut ve sonra izle. Kararini ver ve sakin ol. Unutma su yolunu bulur,her zaman.

Sonel/28.08.07-23:00-dallas

Friday, August 24, 2007

ben ben ben

olmadik yerde dogrucu davutluk yapar,soyler icinden geceni,inandigini.
kimi zaman guldurur herkesi.
tezatim benim,yerim seni.
yalnizlik adami boyle yapiyor:)

persembe biram bu benim (gajoj gibi) etkisi hic olmadan gecmis!

Hadi kabul et,bekledigin melek benim...

Kanatlarinin uclari kirilmis ama hala isil isil.

Anne,ben ne zaman caz vokal olacagim 40 yasimda olur muyum?? Ne karizma olur ama...

Amerika'da ay yarimdan biraz fazla.

Lensler gozumden cikarilmayi bekliyor.

Makyajim var temizlenecek suratimda...

Yatagim beni cagriyor,"haydi guzel kiz gel gir koynuma"

ve yine ben bilinmezligin tam ortasinda ,herkesin herseyi bildigini zannettigi bir dunyada.

dunya ,ben burdayim.

hayat,hayatim yine yine ben burdayim.iyi ki burdayim.

hangi aydayiz ben sasirdim,oysa ben agustosu ne cok severim.

ablam yalnizmis,yalniz hissetmis ben gidince.Nobel odulu almisim haberim yokmus.(!)

bogazimda bir agri, isikli bir yazi masasi.

opuldunuz en derinden marla'm !

Haydi itiraf et ...

Wednesday, August 15, 2007

umudumu kendime sakliyorum

cozdukce birseyleri caninin acisi gecmiyor.

bildigin ve anladigin icin icin rahat oluyor ama uzuntunu almiyor bu senin.

anliyorsun.

belki bir yerden sonra tum dediklerin bos geliyor.

ne kadar bilgelesirsen o kadar yalniz kalirsin.

o hesap anlasan da bu kendinde durgunluk yaratiyor.

bunu icinde cozmen gerekiyor.

simdi o evredeyim.

karmasadan uzakta icimde aciga cikmis bir suru seyle hayata tekrar bekiyorum.

belki cok acik konusup kirici oluyorum en yakinlarima .

hep en yakinlar daha cok kirilir ama degil mi?

bu tezattayim ben hep:

birgun hersey bitecek senin icin ve cevrendekiler icin.

a) kendi hayatini yasa

b) birgun onlar olmayacak o zaman onlarla yasa, kirma onlari.

sanirim onlari da kirmadan kendi hayatini yasamalisin.

yolumu bulmam lazim.

gece hezeyani

ben korktum.

soyleyemedim.

yari uykuluydum.

ictigim kahve biraz uyanik tutmustu beni.

ondan duyuyor takip ediyordum ama cok fazla konusmuyordum, belki de hic konusmuyordum.

gergindim nedensiz, tamamen kendimde olmayinca zampur zumpur konusuluyor tabii.

ben korktum...

soyleyemedim...

incinmistim,parcalanmistim, her parcami ayri yere atmistim...

korkudan soyliyememistim...

ondan kirilmadan kirmistim...

kirmalarina firsat vermeden ben ben'i kirmistim.

konusalim korkulacak birsey var miymis?

ozur dilerim!

Tuesday, August 14, 2007

sabah mutsuzlugu

Umursanmazligin ucunda ezbere yasanmis bir yasam var.
Buyuk bir yorgunluk.
Kendinin nasil biri oldugunu unutma hali.
Olmasi gerekenler.
Isteklerini yapma kaygisi.
Olumlu birseyler olsa da karamsarligin hakimiyeti.
Gunesli gun mutsuzken bulutlu gunde ne yapacagim.
Anlasilamamanin verdigi sikinti.
Acik olamamanin hayatima kattigi gucluk.
Herkesden kacis.
Kendime donus.
Dogru bizim inandigimizdir.

Thursday, August 09, 2007

yakinda yazacaklarim

insaallah cok yakinda biktiracak siklikta yazacagim.

Yakinlarda "Tibbi Atik" bu blogda olacak:)

tuylerim diken diken oldu,etkilenirim hep...

uvey, zemheri gozler uvey
yer gok dort duvar sagir agir agir
dusmedim daha

dar sokak vurgunlari
kaldirin dusenleri agir agir
dusmedim daha

ayaz
vur vuracaksan hic utanmadan
ey talih sen de don doneceksen

gecen gunun beni neden tanimadi
elin kolun beni nasil saramadi
o bendeki cani henuz yoramadi

uvey, zemheri gozler uvey
yer gok dort duvar sagir agir agir
dusmedim daha

dar sokak vurgunlari
kaldirin dusenleri agir agir
dusmedim daha

cabuk son yetim yildiz dal derinlere
kiyamet sende kop kopacaksan

Inanmak

bekle geliyorum!!!