Wednesday, March 28, 2007

Walkman'li Küçük Kız Yollarda


Durmadan güvenlik peşinde...

Kira bedeli çeşitleri sınırlı...

Durmadan özgürlük peşinde....

Ben seni öptüğümde yeter ki sen de iste...

*Walkman'li Küçük Kıza (ve kasetin üzerindeki yazı silindi.)

güneşli gün yalanları

Bugün Martı Sokak'tan gecerken bir marti gecti başımızın üzerinden. Ağzında sanki kırlangıçların yuvalarına taşıdıkları çalıların irilerine benzeyen birşeyler vardı. Günaydın'laştık. O da anladı ben de de anladım durumu. Mutlu oldum , o da pek mutlu. Hoşgeldin derken sabaha ve ardından bana umutluydu güzel martı.

Friday, March 23, 2007

jonathan


küçük bir marti bu jonathan
küçük bir marti o kadar
uçmak istiyordu jonathan
uçmak istiyordu ama farkli
jonathan...
birgün çok yüksege çikti jonathan
bulutlara degdi kanadi
ve kendini denize birakti
ve kendini birakti

Wednesday, March 21, 2007

Aklima geldi de

Deminki yaziyi yazip da fotograf ekleyince aklima birseyler daha eklemek geldi. Bizim deliye umut geldi. Ciplak ayaklarimi torpidoya uzatsam da gunes vursa onlara. Parmaklarimi bastirarak acsam. Birileri bana boyle seylerden bahsetmisti gecenlerde. Yapsak ya olmaz mi? Belki de cok dusunmek hic bir sey . Sadece yasa gor. Hayal bile olsa yasanilan guzel anlar degil mi bizi mutlu eden?

Düşsem Yollara


Suyumun kaynadigini hissediyorum. Boslugun icinde yuzuyorum. Kimseye derdimi anlatamiyorum. Kimseleri gormek istemiyorum bu aralar. Kimsenin sorularini cevaplamak istemiyorum. Kendimi , derdimi anlatiyorum zaten uzun uzun herkese. Ben bu halimden kurtulur muyum? Sanmam. Umut. Umut. Umut. Nerede? Goren var mi? Ucsuz bucaksiz bir deniz. Ben ortasinda . Hani daglar olur etrafinda . Sen bakarsin onlara. Yalnizsindir. Sirt ustu yatarsin denize ve sadece deniz kulaklarinda. Avuclarinda sen. Kivrak bir sekilde suya dalarsin. Gidersin. Derinlere. Sen zaten suda aglamaz miydin kucukken? Sen zaten denizkizi degil miydin? Dal dalabildigin kadar , hickir orada. Sonra yuzunde kocaman bir gulumsemeyle cik. Fark eden oldu mu ki ? Hayir, tabii. Peki sen nasilsin? Eh iste. Eh iste. Ne komik degil mi? Daha dogrusu ilginc. Mutlu olacagin seylere gecis yaparken yasadigin heyecan ve onlara sahipken yasanan tatminsizlik. Kayboldun belki. Belki zaten kayiptin. Heyecanlanmak. Heyecan duymak. Sonrasinda ne olacagini bilmeden ve de sonrasinin olup olmayacagini bilmeden. Neydi ? Ne zamanlardi o anlar? Mutlulugun anahtarini yutmus olmalisin. Diyorlar ya sen cok mutluymussun da mutlu oldugunu bilmiyormussun. Breh breh . Peki o zaman nasil bilebilirim? "Mutluyum" diyerek baslayalim. Ben cok mutluyum. Su anda hissettiklerim su anla sinirli. Aslinda hersey yolunda. Hadi kocum sik disini. Az kaldi. Kara gorundu ha gayret. Etraftan diyorlar " aa, ne kadar neselisin"Oyleyimdir. Sorma! Mutlu olmak icin sahip olmam gereken herseye sahibim. Kontrol ediyoruz evet,bir bakalim. Hayal kirikliklari batmis ellerine. Devam et. Elbet onlar da gecer. Neden ama neden National Geographic icin belgesel cekemiyorum ki?Hadi binelim Land Rover'a( Range Rover Sport'undan hani) gidelim. Yesil olsun mumkunse. Donup de bakmayalim geriye . Biz kuzeye gidelim . Guneyden cikalim yola. Samimiyet hep yanimizda olsun. Beklemeyelim ebedi olmayan bir hayattan ebediligi. Devam edelim sadece. Duselim yola. Otobusten indigimizde kuyruk sokumumuz agrisin ama biz Susurluk'taki mola yerinde cheeseburger yiyecegimiz icin mutlu olalim hatta zayif olalim da tasamiz olmasin. Yalnizsindir ama yol seni bekler. Sonra otobusten inince yanindan gecen onlarca kamyondan kurtulmus olmanin verdigi mutlulukla inersin sicaga. Gunes yakar ayaklarini. Terliklerin seni cagirir. Çam kokusu burnunda ve bir telas icinde. Yasadigin anin mutlulugunu farketmemenin verdigi pismanlik ve bir o kadar bosvermislik simdi. Sanki bir bavul toplamis biri, hersey herseyde. Ama sen ne guzel toplarsin bavulu. Yollarda sen. Sen yollara... Iki gunluk gidilecek yerler ve bir gocebe sen. Sen gocebesin ama gocemezsin kolay kolay. Birakamazsin, gitmesini bilmezsin. Gitmeye calisirken kendinden gittigini fark edersin.

Monday, March 19, 2007

Iste Dalyan Deltasi

Benim bildigim benim gordugum Dalyan Deltasi daha farkli tabii. Bu sazlarin icinde kayikla gezineceksin. Kafani cevirdiginde saz olacak her yer. Sen sadece tekne sazlari yararken anlayacaksin su uzerinde ilerledigini. Tekne nereye dogru gidiyorsa sadece oralari acilacak ve su gun yuzune cikacak. Tepende gunes. Kulaginda motor sesi. Etraf yesil ,tekne durdugunda ise her yer tis pis. Unutma kaplumbagalar hemen orada.

Ogreniyoruz

Bulundugumuz yerde kimse tam olarak ne yaptigini bilmezken inandigimiz seyler dogrultusunda hayatimizi yasiyoruz. Kimi goruyor yasiyor kimi banttan yasiyor ama bir sekilde donup gidiyor hayat. Ortak acilarimiz , ortak saskinliklarimiz oluyor zaman zaman. Kucuk bir cocuk yanan bir mumum alevine dokundugunda nasil cani yanar ve nasil buyuk hayretler icindedir. Oysa biz o sirada o aciyi kafamizda o an canladirsak da bize gayet normal gelir cunku artik hersey "normal" lesmistir bizim icin . Atese dokundu,cani yandi. Atese cok degmediyse gecer. Birseycik olmaz. Hayattaki hersey de oyle degil mi? Daha evvel gecilen yollardan geciyoruz. Bilindik yollar ama bizim icin yeni, sasirtici. Devami gelecek.

Friday, March 16, 2007

Dön Baba Dönelim

Hasta oldugum icin mi boyle hissediyorum bilmiyorum ama kendimi yorgun , dagilmis , karismis hissediyorum. Mecburiyetlerim, isteklerim ve cesaretsizliklerimin arasinda sikisip kaldim. Kendi kendimi dara sokuyorum. Icimdeki bu firtina ne zaman diner bilmiyorum. Kendim kendimi yoruyor artik. Isik var ama tedirginim .Halsizim . Yorgunum. Ben yoruldum. Belki de bu hafta boyle kendimi rutine bindirip nadasa aldigim icin ya da bir haftadan daha fazla sureden beri ilac kullandigim icin boyle uyusuk hissediyorum kendimi. Bu kadar sansliyken kendini bu kadar mutsuz hissetmen neden? Canim ne istiyorsa onu yapmak istiyorum. Ne yapmak istiyorum? Imdat !!!Yasamak istiyorum. Hayir gitmek istemiyorum bu dunyadan. Bana sunabilecegi bir cok sey var bu hayatin. Hem hesabimi daha kapatmadim. O zaman bu halin niye? Daha yeni kendinle uzlasmistin. Bu halini benimsemistin. Simdi ne oldu? Bu aralar cok isim yok herhalde kendime sardim. Artik etrafimdaki insanlarla kendim hakkinda ya da onlar hakkinda konusmak istemiyorum. Sadece kalbimdeki ozel birkac insana bu ayricaligi veriyorum. Ben hic boyle yapmam aslinda. Bir dergaha benzetebilirim kendimi ama yoruldum. Insanlarla ayni seyleri konusmak istemiyorum. Kafami yorgun hissediyorum. Uyursam gecer belki. Gezersem gecer belki. Ozledigimi gorursem gecer belki.

Kendimi islere versem o zaman da hayatimi kendimi dusunemiyorum diye hayiflaniyorum.

Kafamda birseyler var ama o denli usengecim. Tembelim ben . Hayir cok caliskan bir insanim ancak boyle durumlarda tembel davraniyorum. Eger gozum korkuyorsa hic bir sey yapmiyorum. Elimi kolumu kendi kendime bagliyorum. Uyusuk davraniyorum atak olamiyorum. Sunu yapmalisin bunu yapmalisin diyorum sonra? Iste yapilan listeler,kendi kendine dikte edilen seyler. Ne oluyor ? Birikiyor onlar. Alinmasi gerekenlerin listesini sakin unutma. Insan mutlu olur mu ki kafasindaki herseyi alsa, tum kitaplari okusa , tum filmleri gorse,tum konserlere gitse, heryeri gorse ?

Simdi bir film izlesen ne mutlu olurdun ama sen degil mi? Yok yok oyle her filmi de izleyemem. Huysuzum ben bugun huysuz. Keyifsizim aslinda. Keyfim yok.

Hadi gunebakanim bogaza gidelim.

Okuyucuya Not: Cok sevgili okuyucum lutfen bu bunalim dolu yazilarimi uzerine alma. Hatta gunesli aksam ustu de ustune almasin. Benim derdim kendimle.

Belki soyle aciklanabilir durumum:

Partinin yerini sasirdim
Icimde zannettim disimdaymis
Biri eksik biri fazlaymis
Yanildim

Thursday, March 15, 2007

Arda


Cocuklugumdan bir parca. Pek severdim kendisini. Sacinin sivri kismini hep kemirirdim. Cok karizmatik bulurdum kendilerini. Tanistirayim, Arda. Tabii simdi benimki bu halde degil. Onu da uyudugu yerden cikarip fotografini cekmeliyim. O zaman onunla tam olarak tanismis olursunuz.
Varoldugun surece mutlu ol. Bak birseyleri yasamak ve degistirmek icin firsatin var ya olmasaydi?

Tutsak

Hepimiz biryerlere birseylere birilerine tutsak degil miyiz? Birseyler icin variz. Kendimizi oldurabilmek icin yaptiklarimiz...Olmasi gerekenler ,yapilmasi gerekenler ve yasanmak zorunda olanlar. Durup dusunmeye kimsenin vakti yok. Vakti olanin keyfi yok. Hic keyif kacirmaya deger mi? Ne guzel egleniyoruz ama degil mi? Yok zaten cok keyifliysen bil ki dusunesin de yok.

Biz buyuz. Biz kimiz? Sen kimsin? Yok bir onemi. Sadece bir sekilde ol. Ol ve sonra yok ol. Dongunun icinde kaybol. Koca bir carkin dislileri icinde olamni istedikleri yerde yasa. Eger dusunuyorsan sikistiginin farkindasindir yoksa etrafa gulersin anlamsizca. Mutlusundur ve devam eder ama dusunuyorsan oradan kurtulmaya calisirsin. Bir kere kaptirdin mi kendini o carka artik cikis yoktur. Ciktiginda ise yalnizsindir. Cok bakinma etrafa. Bu senin tercihin. Yalnizsin, artik kurallar sende. Sen azinliksin. Sasirma, artik sana farkli davranacaklar. Sen kaptansin, rotani sen cizeceksin.

Sablon yok , yolu sen biliyorsun . Evet, ozgursun. Neden bekliyorsun? Kendi dogrunu yarat ve yasa. Engel yok. Yok mu? Elbet var. Ama secim senin.

Farkinda olmak agirdir ama anlam katar. Oldugunun ve öldügünün farkinda olursun.

Umudunu arada yitirsen de bu senin istedigin hayat olur. Bundan sonrasini artik O'na birakacaksin. Ama ya ruzgar ters yonden eserse temkinli olmamiz lazim diyorsan, o zaman idare et. Mutlu olmak ve yuzunde buyuk bir gulumsemeyle gitmek ayrilmak istiyorsan sahneden bunlari goze almalisin.

Gelen sen ve giden sen ayniysa bosuna burada bekleme.

Mart geldi hosgeldi peki bahar nerede?


Wednesday, March 07, 2007

Kesfedildim tamam belki cok tesadufi olmadi ama yine de kesfedildim. Artik sadece kendime yazmadigimi biliyorum. Bu biraz gerginlik yaratiyor cunku karsimdaki okuduklarimi nasil bulacak ,ne anlayacak ya yanlis anlarsa gibi bir suru endiseyi beraberinde getiriyor bu durum. Ancak bunun buraya yazmamdaki amacimi engellemesine izin vermeyecegim. Olabildigince icten ve sanki kimse okumuyormus gibi yazmaya devam edecegim. Aksi halde sevgili okuyucuma da haksizlik yapmis olurum. Saga sola yazdigim bir suru yazi var ama buradakiler onlardan daha farkli . Herseyden evvel daha once yazdigim yazilar burada yer almayacak. En azindan simdilik boyle dusunuyorum. Ayrica burada yasadiklarimdan ote hissettiklerim ve dusunduklerim yer alacak. Sadece o anda hissettiklerim degil genel fikirlerim yer alacak. Icerik yazisi gibi oldu bu yazi. Kesfedildim ya aciklama yapasim geldi. Ayrica calismam gereken saatte buraya yazmak daha da ilginc. Gokte gunes cebimde umut bu guzel bir gun, bugun carsamba ama degil mi?